17 Ağustos 2018 Cuma

Trump müttefiklerini düşman ilan etti. "Prof. Dr. Anıl Çeçen" ABD ile yaşanan gerilim ve Türkiye'nin uluslar arası durumuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. ABD ve Türkiye arasındaki gerilimi “Trump kendi müttefiklerini düşman olarak ilan etti” diye değerlendirdi. (Anayurt Gazetesi, Röportaj:Tamer Arda ERŞİN-16 Ağustos 2018)

Trump müttefiklerini düşman ilan etti...
Prof. Dr. Anıl Çeçen, ABD ile yaşanan gerilim ve Türkiye'nin uluslar arası durumuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. ABD ve Türkiye arasındaki gerilimi “Trump kendi müttefiklerini düşman olarak ilan etti” diye değerlendirdi.
 ANKARA- Prof. Dr. Anıl Çeçen, ABD ile yaşanan gerilim ve Türkiye'nin uluslararası durumuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.ABD ve Türkiye arasında gerilim döviz kurunu yükseltmeye başladı. Ortadoğu'daki savaşlar devam ediyor. Türkiye'nin uluslar arası ilişkilerdeki konumu tartışmalı. Anayurt Gazetesi'ne değerlendirmelerde bulanan Prof. Dr. Anıl Çeçen, ABD ve Türkiye arasındaki gerilimi "Sadece iki ülke arasındaki çekişme değil. Uluslararası konjonktürde ABD'nin gelmiş olduğu yeni durum dünyaya farklı yansımalar getirdikçe ABD sadece Türkiye ile değil bütün dünya ülkeleriyle karşı karşıya geldi. Trump, Putin ile görüşmeye giderken 'Avrupa ülkeleri benim düşmanım' dedi. Halbuki bunlar İkinci Dünya Savaşı'ndan buyana NATO ittifakı içerisindeler. Trump kendi müttefiklerini düşman olarak ilan etti. Yani ABD'nin dünyadaki konumu değişirken, Türkiye'deki konumu da değişiyor" diye yorumladı.
Dolar normal koşullarda bu durumda olmamalı.
Çeçen, döviz kurlarının artmasının Türkiye'nin iç koşulları nedeniyle olmadığına dikkat çekerek, "Yükselme tamamen uluslararası konjonktürde gelinen yeni aşamanın yansıması. Dolar normal koşullarda bu durumda olmamalı. Trump Avrupa'yı kendisine düşman ettikçe, Avrupa ülkeleri başta İngiltere ve Fransa gibi eski sömürgeci devletler ABD doları üstünlüğüne dayanan para sisteminin devam etmesini bugün kabul etmiyor. Buna açıktan karşı çıkmıyorlar ama Türkiye'de bu yükselişi uzaktan yönlendirerek, ABD'ye mesaj vermeye çalışıyorlar" diye konuştu.
"Suriye savaşını çıkaran ülke İsrail'dir"
Çeçen Ortadoğu'da süren savaşlar ve karışıklıklarla ilgili de değerlendirme yaptı. "Suriye savaşını çıkaran ülke İsrail'dir" diye vurgulayan Çeçen, "Suriye'deki savaşta devletler savaşmıyor. Burada emperyalizm ve siyonizm oradaki terör örgütlerini kullanıyorlar. PKK ve PYD'nin arkasında ABD desteğini görüyoruz. Bu coğrafyada İsrail bölgeye egemen olmak için bölge devletlerini parçalayacak şekilde terör örgütlerini kullanıyor. Türkiye de terör örgütlerinin baskısı altına alınmaya çalışıyor" yorumunda bulundu.
'TÜRKİYE YOLUNA DEVAM EDİYOR'
Çeçen dünyanın çok kutuplu bir dünyaya doğru dönüştüğünü belirterek, "Dünya batı hegemonyasından uzaklaşmakta. Bakın Çin'in önderliğinde Asya ülkeleri Şangay İş Birliği Örgütü gündeme getirdiler. Ayrıca Batı'nın politikalarına karşı çıkan Brezilya, Hindistan, Çin, Rusya'nın beraberinde kurduğu BRICS ittifakı da bu doğrultuda yeni bir alternatif olarak çıktı. Hatırlayın BRICS'in son genel kuruluna Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan katıldı. Türkiye'nin batı dışında diğer dünya ülkeleriyle yakınlaşması gündeme geldi. Batı eskisi gibi tek merkez olmaktan çıktı. Onun hegemonyasına karşı yeni alternatifler gündeme geldi. Türkiye'de bu yeni oluşumları değerlendirerek, yoluna devam etme çabaları sarf ediyor" dedi.
'TÜRK HALKININ İRADESİ DOĞRUTUSUNDA'
Uluslar arası arenadaki karışıklığa karşı Türkiye'deki iktidara ve muhalefete tavsiyelerde bulunan Çeçen, şunları söyledi: "Sakın ola emperyalizmin çıkarları doğrultusunda gerçekleştirilmek istenen iç çatışma konularına alet olmasınlar. İktidarın daha hoşgörülü ve anlayışlı olması gerekir. Muhalefetin de iktidara neden gelemediklerini ve halk kitlelerinden nasıl oy alacaklarını, kendilerini nasıl yenilemeleri gerektiği konusunu tartışması gerekir. Önümüzdeki dönemde iç savaş ya da bölge savaşlarına alet olmamak için demokrasinin işlemesi gerekir. Seçimler yoluyla da iktidar değişikliği sağlanarak, bir alternatif iktidarın iş başına gelmesi sağlanmalıdır. İşte o zaman Türkiye'de demokrasi kurumsallaşır, tek adam rejimi üzerinden bizi bölgesel projelere yönlendirmek isteyen güç merkezlerinin girişimlerine karşı Türk halkının iradesi doğrultusunda devlet içi dengelere fırsat yaratılacaktır." (ANAYURT, Ankara-16.08.2018, Röportaj: Tamer Arda ERŞİN)

1 yorum:

  1. Sayın Prof.Dr.Anıl Çeçen, bu sayfa için (geç kalınmış olsa dahi) çok teşekkür ederiz. Sürekli izleyeceğim aziz hocam! Kıymetinizi bilmeyenler değil, bilmek istemeyenler ileride hep utanacaklardır. En derin saygılarımla.

    YanıtlaSil